13 Ocak 2011 Perşembe

Hard Candy'nin Erkekleri - Volume 7



Bal gibi bir adam bu. Honey Man resmen :)  Castiel...Evet  "Volume 7"miz, Felaket Partisi sınırları içinde hayatımıza girmeyi başarmış iyilik meleğimiz Castiel.


Castiel'la liseden ortak bir arkadaşım çıktığını ve üçümüzün buluşacağını söylemiştim. Ben o gün parasız kalınca karşıya geçmekten kaçındığım için bu iki adamı istemeyerek de olsa bir güzel ektim.


Bunun üzerine Castiel bana mesaj atıp baldan tatlı sözleriyle kalbimi kolayca fethetmeyi başarınca Amerikaya dönmeden onu tekrar görmek istediğimi hissettim. Adamın niyeti de beni buna ikna etmekti zaten. Ağzı öyle iyi laf yapıyor, öyle mantıklı cümleler kuruyor ki beni kandırırken...farkında olsam bile kızamıyorum ona, içimden gelmiyor. Sevgi dolu bir adam çünkü. Tarzı free olsa da buna rağmen gerçekten bir iyilik meleği olabileceğini düşündüğüm bir adam. Beni mutlu, memnun ya da buna benzer olumlu sıfatlara ulaştırmak için bilumum çaba sarfeden ve bundan büyük keyif alan bir adam. Bana keyif vermekten keyif alan bir adam...


Türünün sevmeyi bilen tek örneği diyebilirim onun için :) Bu ne demek derseniz ve biraz daha açmak gerekirse...Şartlar gereği tek eşli olamasa, kısa sürede birçok partner değiştirse de kesinlikle size bir duvarla takıldığınız hissi vermeyen çok nadir bulunan bir adam. Sizi içten gülümsetebilmek için tatlı dilini asla esirgemeyen, anlayışlı bir adam. Sırdaş bir adam ve sıradışı bir adam. Ciddi bir konuyu tartışabileceğiniz olgunluğa erişmiş, fakat aynı zamanda ruhu maceraperest; istediği takdirde-zamanında ve yerinde çocuklaşabilen bir adam. Son derece iyi masaj yapabilen bir adam.


"After the Night" periodunda iletişimde kalmaktan hoşnut olacağınız türde bir adam. Arkadaş bir adam ve hayatınızda olmasından mutluluk duyacağınız...Sizinle çektiği fotoğrafları paylaşan...Bir hafta sonra Amerikaya döneceği halde, siz buna istinaden konuşmalarınıza sınır koymak istediğinizde "Ölecekmişim gibi konuşma.Gidiyorum ve geri geleceğim." diyerek sizi yeniden gülümsetebilen bir adam :)


Regl olduğunuz için dudağınızın kenarında çıkan sivilceden ve kendinizi ne kadar çirkin hissettiğinizden yakındıığınızda tereddüt etmeden sizi kendine çekip saklamaya çalıştığınız sivilcenizi öpebilecek bir adam :) 


Onunla lafa dalıp pilavın altını tuttursanız bile o pilavı beğenerek yiyecek bir adam.


Yolunun üstü olmadığı halde ve hatta kilometrelerce uzağa gideceği halde sizi sırf yorulmayın ve biraz daha birlikte vakit geçirip hobeş edebilin diye evinize kadar bırakan bir adam.


Starbucks'ta kahvaltı etmeyi sevmediği halde sizin gönlünüzü yapmak için sesini çıkarmayan, ne verirseniz onu yiyen bir adam.


Siyah-Beyaz çerçeveli güneş gözlüğünü takıp size gülümsediğinde çok fazla öpülesi duran bir adam.


Sonuç olarak...dediğim gibi...henüz tanıdıklarım içinde kendisi türünün sevebilen tek örneği :) 
Amaçlanan ortak eylem sona erse bile paylaşıma keyifle devam etmeyi başarıp size kendinizi değerli hissettirebilen bir adam işte.
Birçoğu gibi egolarına yenik düşüp bencilleşen, size her seferinde içinizden "Erkeklerin hepsi hayvan!" dedirten biri değil. 
Aksine "Vay canına! Demek böyle tatlısı böyle meleği de varmış dedirten türden."
Kesinlikle feministlere bile erkekleri sevdirebilecek türden bir erkek o.
İyi ki varsın Castiel...Lee'den sonra öyle ilaç gibi geldin ki...iyi ki varsın ve umarım hep hayatımın bi köşesinde kalırsın.


Sevgiler... Hard Candy.


...

0 yorum:

Yorum Gönder